Büyükşehir Belediyesi tarafından tarımda verimin artırılması amacıyla sektör temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen ‘Tarımsal Destekler Bilgilendirme Paneli’, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi (Merinos AKKM) Orhangazi Salonu’nda yapıldı. Tarım A.Ş, TMMOB, Tarım İl Müdürlüğü, AgriCities, Ziraat Mühendisleri Odası, BEBKA, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu ve Bursa Kent Konseyi, fuaye alanına kurdukları stantlar ile çiftçilere tarımsal kredi, hibe destekleri ve doğru tarım uygulamaları konusunda bilgiler verdi.
IŞIK TUTMAK LAZIM
Son yıllarda bütün dünyanın küresel salgın, kuraklık, yangın, sel ve savaşlar sebebiyle büyük sınavdan geçtiğini ifade eden Başkan Alinur Aktaş, “Tabii bütün bu gelişmelerin ekonomik, siyasi, toplumsal ve iklimsel sonuçları var. Gelişmiş ülkeler dediğimiz Japonya, Amerika ve Almanya bile bir çıkış yolu arıyor. Eğer dünyanın en verimli topraklarına sahipsek, bunun kadrini kıymetini bilmekle beraber gerekeni de yapmalıyız. Dünyadaki son gelişmelerden tarım sektörü de ciddi etkilendi. Buna rağmen ülkemiz, son yıllarda, tarım sektörünün yasal ve kurumsal çerçevesini güçlendirmeye yönelik ciddi ilerleme kaydetti. Devletimiz ve Cumhurbaşkanımız marifetiyle hem tarımsal üretim yapan çiftçilerimizin hem de hayvancılıkla uğraşan üreticimizin girdi maliyetlerinin düşürülmesine yönelik desteklemeler Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Yani gübre ve benzeri sıkıntılar var. Biliyorum, ciddi maliyet artışlarının getirmiş olduğu sıkıntılar var ama açıkçası birilerinin ısrarla tarımsal ürünlerde yakın gelecekte sıkıntıya düşeceğimize dair felaket tellallığı yapması bence çok hoş durum değil. Karanlığa küfür etmek çare değil, ışık tutmak lazım. Böyle platformlarda oturup tartışmak, konuşmak, fikirlerinizi söylemek lazım” dedi.
YAŞLI ÇİFTÇİ ÖRNEK OLDU
Sözlerini “İnşallah 2022, geçen yıldan çok daha bereketli olur” diyerek tamamlayan Başkan Aktaş, daha sonra genç çiftçileri de sahnede ödüllendirdi. Bu arada etkinliğe Karacabey’in Harmanlı Mahallesi’nden katılan 94 yaşındaki çiftçi Fevzi Akın, bu yaşına kadar geçimini sağladığı tırpanı ile sahneye çıktı. Başkan Aktaş’a ve salonu dolduran davetlilere çiftçilikle geçen ömrünün hikayesini anlatan Akın, “1948’de askere gittim. Babam 10 lira verdi, annem yanıma yiyeceğimi verdi, yürüyerek Bandırma’ya gittim. Oradan vapurla İstanbul Selimiye Kışlası’na gittim. 2,5 sene askerlik yaptım, döndüm. Elime tırpanı aldım ve o günden beri hayatımı onunla kazandım” şeklinde konuştu.
Başkan Aktaş, program kapsamında stantları ziyaret ederek, HAGEL standında zeytin fidanı dağıttı. Program, UÜ. Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Turgut’un moderatörlüğünde Tarım ve Orman İl Müdürü Hamit Aygül, Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Serkan Durmuş, Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı DR. Fevzi Çakmak, BEBKA Genel Sekreteri DOÇ. DR. M. Zeki Durak, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Bursa İl Koordinatörü Bilal Tunç ve TARSİM Bursa Bölge Müdürü Oktay Çakıroğlu’nun katıldığı panel ile devam etti.
BURSA SANAYİSİ İLGİSİZ!
Panelde konuşan TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Durmuş, “İlimiz; Tarih, Turizm, Sanat, Ticaret ve Sanayi kenti olduğu kadar, Türkiye coğrafyası üzerindeki konumu ve ekolojik yapısının getirdiği önemli avantajların yanında yeniliklere ve teknolojik gelişmelere açık, aydın çiftçileri sayesinde bitkisel ve hayvansal üretimde de önemli potansiyele sahip bir tarım ve gıda kentidir” dedi.
Başkan Durmuş’un sunumunda şu ifadeler öne çıktı:
“Bursa; tarım ve gıda sanayi faaliyetlerinin bir bütün olarak değerlendirildiği ülkemizin ender illerinden biridir. Tarımda; Üretim-İşleme-Değerlendirme ve Pazarlama gibi temel unsurların işlev halde olması Bursa Tarımının sanayi ile entegre olmasını sağlamıştır. Ayrıca, Ülkemizde tarım ve tarıma dayalı gıda sanayi yönünden önemli bir potansiyele sahip olmasının yanında Marmara, Ege ve İç Anadolu bölgelerinde birçok ili besleyen tarımsal bir merkez konumundadır. Ancak; tüm bu potansiyele rağmen Bursa’nın sanayi kimliği 1960’lı yıllarda planlanan ilk organize sanayi bölgesi projesi ile şekillenmiş ve bugünlere otomotiv, tekstil ve makine sanayi ekseninde gelinmiştir. Orta, düşük teknolojinin kullanıldığı sanayi metodu ile ucuz ve kalifiye işçi potansiyeli birleşince özellikle Avrupalı firmaların vazgeçemeyeceği üretim merkezi haline gelmiştir. Bu süreç boyunca; yatırımlar ve insan kaynakları hep bu alanlara kaydırılmıştır.”
MİLLİ GÜVENLİK MESELESİ
“11 bin kilometrekare yüzölçümü olan Bursa’da; yüzde 1 dahi alan kaplamayan sanayinin ekonomiye etkisini yüzde 46 olarak konuşurken, yüzde 40’lık bir alan kaplayan tarım arazilerinden elde edilen gelirin, ekonomiye olan katkısı yüzde 8 ise bunun nedeni Bursa sanayisinin tarıma olan ilgisizliğidir. Bu ilgisizlik; kendi mecrasında büyümeye çalışan ve kendi imkânlarıyla bu seviyelere gelmiş bir sektöre yapılan büyük bir haksızlıktır. Tarım arazileri para değil! Tohum ekmek, fidan dikmek için sahiplenilmelidir. Ancak süreç içerisinde, piyasalar nezdinde birçok mukayeseli üstünlüğü olan tarım ürünlerini bünyesinde barındıran Bursa’nın; tarım potansiyeli gün geçtikçe gerilemiş ve hiçbir zaman hak ettiği değeri alamamıştır. Bu da beraberinde bir tarım ve gıda sanayi kimliği olan şehrin tekstil ve sanayi kentine dönüşümüne sebebiyet vermiştir. Oysaki İnsanlık için vazgeçilmesi mümkün olmayan gıdanın sürdürülebilir ve güvenilir temini, toplumların sağlığı, geleceği ve bağımsızlığı açısından son derece önemlidir. Günümüzde; Gıda arzının talebi etkileyen unsurları dikkate alınarak geliştirilmesi, sektörel büyümenin önemli bir unsuru olarak görülmektedir. Ve Bir Milli Güvenlik Meselesi olarak ele alınmalıdır.”
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Durmuş, Bursa özelinde tarım için şu çözüm önerilerinde bulundu: İlimizin tarımsal envanterini çıkarmak, Üretim potansiyelini belirlemek, Tarım ürünlerinin işlenip, değerlendirilmesine, pazarlanmasına yönelik üreticileri ve müteşebbisleri yönlendirmek, İlin tarım ürünlerini ekiliş, verim ve üretim tahminlerini yılbaşında yapmak, Her türlü tarımsal istatistiği tutmak, Alternatif tarımsal ürünler için demonstrasyonlar kurmak, tarla günleri düzenleyerek tanıtımlar yapmak, Alternatif ürünler geliştirmek, Her türlü kayıt sistemlerinin kayıtlarını tutmak ve desteklemelerin sekretaryasını yapmak, Arazi toplulaştırılması çalışmalarını takip etmek…
---
TARIM ALANI DARALIYOR!
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Dr. Fevzi Çakmak da panelde sunum gerçekleştirdi. Başkan Çakmak, “2006 yılında yaklaşık 430 bin hektar olan tarım alanı 2020 yılında 370 bin hektara düşerek yaklaşık 60 bin hektar arazi tarım dışına çıkmıştır. 2020 yılı verilerine bakıldığında yaklaşık toplam tarım alanının yüzde 6’lık kısmı nadasa, yüzde 19’luk kısmı da sebebi bilinmeyen nedenlerle olmak üzere toplam yaklaşık yüzde 25’lik tarım arazisi ekilmemiştir” dedi.
ÇİFTÇİ KAZANAMIYOR
“Bursa’da sulama imkânı fazla olmasına karşın, hala sulanabilecek arazinin yaklaşık yüzde 40’ı sulama alt yapısına kavuşamamıştır” diyen Çakmak, Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kaydolan çiftçi sayısının her geçen gün düştüğünü belirterek “Köyde yaşayan nüfusun yaş ortalaması 55 yaş ve üzeridir. Genç nüfus tarımdan uzaklaşmaktadır. Çiftçi kazanamamaktadır. Desteklemeler yetersiz ve zamanında çiftçiye ulaşmamaktadır. Çifçi sigortalı iş istemektedir. Çocuklarına iyi bir eğitim vermek istemektedir. Sosyal yaşam koşullarına kolay ulaşım istemektedir” ifadelerini kullandı.
SULAMA YATIRIMLARI ARTMALI
Sunumunda tarıma dair sorun tespitlerini aktaran Dr. Fevzi Çakmak, şu çözüm önerilerinde bulundu: “Gençlerin köyde kalmasını, gidenlerin de tekrar dönüşünü sağlamalı, köyde yaşamın özendirilmesi için, köydeki okulların eğitim seviyeleri yükseltilmeli, tarımla uğraşanların sosyal güvenceye kavuşması sağlanmalı, köylerin büyük yerleşim yerlerine olan bağlantıları ile köylerdeki sosyal yaşam koşulları iyileştirilmelidir. Detaylı toprak etüt haritalama çalışmaları başlatılmalı, arazi kullanım planlama çalışmaları yapılarak, toprak ve su varlıklarımızın sürdürülebilir kullanımları sağlanmalıdır. Arazi toplulaştırma çalışmaları hızla tamamlanmalı, ekonomik işletme bütünlüğü sağlanmalı, miras ve satış yolu ile arazilerin tarım dışına çıkartılması önlenmelidir. Tarımsal desteklerin yönlendiriciliğinde ivedilikle ülkesel ve bölgesel tarımsal üretim planlamasına geçilmelidir. Bursa’da halihazırda sulanabilecek alanların yüzde 60’ı sulama sistemi ağına dahil edilmiş, sulama ağındaki bu alanların da yaklaşık yüzde 50-55’inde sulu tarım yapılmaktadır. Suyun yüzde 77 ‘sinin kullanıldığı tarımsal sulamada, su tasarrufuna gidilecek önlemler hızla alınmalı, bu anlamda tarımsal sulama yatırımları artırılmalı, basınçlı sulama sistemi uygulamaları ile çiftçinin su tüketimi ve kayıp kaçak oranı minimuma indirilmeli, üretim desenine göre sulama modelleri uygulamaya konulmalıdır.”
---
TKDK ÇALIŞIYOR
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Bursa İl Koordinatörü Bilal Tunç ise kurum olarak üreticiye verdikleri hibe destekleri hakkında bilgi verdi. Tunç, “Bursa’da toplam 399 projeye 332,2 Milyon TL hibe sağlandı. Bu hibenin 200,2 Milyon TL’si ödendi, 132 Milyon TL’yi ödeyeceğiz. Bu hibeler sayesinde 730,30 Milyon TL yatırım yapıldı” dedi.
“TKDK olarak 95 Proje ile sözleşme imzaladık. 85 Milyon TL hibe ödemesi gerçekleştirdik. İncelemesi devam eden projelerimizin iş ve işlemlerini ivedilikle sürdürüyoruz” diyen Tunç, “İl Koordinatörlüğü olarak bütün sektörlerden başvurusunu kabul ettiğimiz toplam 80 Proje ile Başvuru Çağrı Dönemini kapattık. Başvurusunu kabul ettiğimiz bütün projelerin Uygun Harcama Bedelleri 460 Milyon TL (yüzde 15 artış hakları ile birlikte Yaklaşık 500 Milyon TL çıktı) olup, kurumumuzdan Bursa ili için Talep edilen toplam hibe tutarı yaklaşık 200 Milyon (Artış hakları ile birlikte 230 Milyon) TL’dir. Bu başvuruların hayata geçmesiyle birlikte ilimize 47 adet Meyve-Sebze İşleme ve Soğuk Hava Deposu, 3 adet Süt İşleme, 5 adet Süt Toplama,1 adet Kırmızı Et Kesimhane, 1 adet Su Ürünleri İşleme, 9 Süt Hayvancılığı, 13 Besi Hayvancılığı, 1 adet Hindi Kümesi projesi kazandıracağız” bilgilerini verdi.