bursagorus.com.tr

Hamas saldırısı ‘süperpolitik’ bir eylem

SİYASET

Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan: "Hamas saldırısı, Filistin halkını korumak, kurtarmak ya da İsrail’i cezalandırmak amaçlı değil, düzen değiştirme hedefli"

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı, Siyaset Bilimleri ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, Filistin-İsrail gerilimini değerlendirdi.

Prof. Dr. Arıboğan, Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırısını “süperpolitik” bir eylem olarak nitelendirdi. Saldırıların Filistin halkını koruma, kurtarma ya da İsrail’i cezalandırma amaçlı olmadığını, düzen değiştirme hedefli olduğunu ifade etti.

Terör örgütleri taşeron olarak da kullanılıyor

Prof. Dr. Arıboğan, terör örgütlerinin taşeron olarak da kullanıldığını belirterek, şunları kaydetti:

“Terörle iştigal eden istisnasız bütün örgütlerin aynı zamanda taşeron olarak da kullanıldıklarını kaydeden Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, şöyle devam etti:

“Hepsinin içerisinde, özellikle de lider kadrolarında farklı istihbarat teşkilatlarının elemanları olur. Sıradan terörist, halkını, ideolojisini düşmana karşı koruduğunu sanırken, kararları alan kadroların kendi pozisyonlarını, örgütün legal-illegal gelir kaynaklarını, değişen uluslararası ittifak sistemlerini, marka ve imajlarını korumak gibi kısa ve uzun erimli amaçları, pazarlıkları olur. Bu yüzden hepsi aslında mücadele ettiklerini iddia ettikleri devlet mekanizmaları ve onun çürümüş birimleriyle yan yollardan bir şekilde bağlantı kurarlar. Yani dışarıdan görünen ve dışarıya deklare edilenle içerideki yapı çok farklıdır.”

Hamas saldırısı kime yarayacak?

Prof. Dr. Arıboğan, Hamas saldırısının kime yarayacağına ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

“11 Eylül saldırısı ABD’yi cezalandırma değil küresel düzeni değiştirme amaçlıydı ve başardı. Hamas saldırısı da (özünde) Filistin halkını koruma, kurtarma ya da İsrail’i cezalandırma amaçlı değildir. Düzen değiştirme hedeflidir. Filistin halkının çok daha ağır hasar almasını meşrulaştırarak Gazze’nin tamamen boşaltılmasına da meşruiyet sağlayabilir. İsrail yönetimi uzun süredir aradığı fırsatı bulabilir, zira kuruluşundan bu yana her saldırıdan yeni kazanımlarla çıktı.”

Saldırı, bütün bölgeyi kapsayan bir savaş ortamına zemin hazırlayabilir

Prof. Dr. Arıboğan, saldırının bölgesel ve küresel etkilerine ilişkin de şu değerlendirmeyi yaptı:

“Üstelik bu çapta bir saldırının etki alanı bununla da kalmaz. Ortadoğu’da ABD’den bağımsız biçimde yürüyen İsrail, Körfez ve İran arasındaki yumuşama ve anlayış eğilimini keser. Bu yumuşamayı destekleyen ve kendi inisiyatifleriyle bölgede çok ciddi yol alan Türkiye ile Azerbaycan’ın etkinliğini azaltır; İsrail ve Hamas arasında sıkışan bu iki ülkenin arasına nifak sokabilir. İki ülkenin birlikte politika üretmesi bu açıdan önemli.

Bu saldırı zamanla hedefe İran’ı oturtarak bütün bölgeyi kapsayan bir savaş ortamına zemin hazırlayabilir. İran konusu epeydir pişirilmekte olduğundan dikkatli olunması elzemdir.”

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.