Anadolu’nun en eski camilerinden Habib-i Neccar, 2 bin yıllık geçmişe sahip Karakuş Tümülüsü, 250 yıllık Antakya Evleri ve 200 yıllık Rum Ortodoks Kilisesi gibi daha onlarca anıtsal eser, Kahramanmaraş merkezli depremlerde yok olup gitti. Tarihi eserlerde böylesi büyük bir büyük yıkım yaşanması, gözleri büyük bir bölümü UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Bursa'daki tarihi eserlere çevirdi. Birinci derece deprem kuşağında yer Bursa, 1855 depreminde büyük bir yıkım yaşamış, başta Ulu Cami olmak üzere pek çok anıtsal eser ya zarar görmüş, ya da tamamen yıkılmıştı. Yine 1958 yılındaki yangında Tarihi Kapalı Çarşı da kül olmuştu. Tarih boyunca yaşadığı büyük deprem ve yangın felaketleriyle önemli eserlerin tahrip olduğu Bursa'da, geçmişte yaşanan acı tecrübelerden çıkarılan dersle tüm ecdat emanetleri bire bir ölçümlenip, modellenerek kayıt altına alınıyor.
Milyarlarca nokta ölçümü
Bursa Büyükşehir Belediyesi Harita Şube Müdürlüğü ekipleri, 2015 yılında Türkiye’deki belediyelerde bir ilk olarak yersel lazer tarama cihazı ile ölçümlere başladı. Saniyede 50 bin nokta ölçebilen lazer ölçüm cihazı ile yapıların 3 boyutlu modeli çıkarılırken, İslam âleminin en yüksek mertebedeki 5’inci büyük mabedi kabul edilen 600 yıllık Ulucami’de yapılan 2 milyar nokta ölçümü ile en kaba hata sadece 8 milimetre olarak, tarihi yapının 3 boyutlu modeli oluşturuldu. Bugüne kadar Ulucami’nin yanı sıra Tarihi Saat Kulesi, Osman Gazi ve Orhan Gazi Türbeleri, Yeşil Cami, Yeşil Türbe, Tarihi Belediye Binası, İznik Antik Roma Tiyatrosu, Çini Fırınları, Tolon Fabrikası, İznik Surları, İshakpaşa Külliyesi, Yıldırım Beyazıt Camii, 1. Murat Külliyesi, Bitinya Galerileri, Zindan Kapı gibi 100'ün üzerindeki tarihi eserin modellemesi yapılırken, milyarlarca noktanın üzerinde ölçüm yapıldı. Yapılan bu modellemeler sayesinde asrın felaketinde olduğu gibi bir depremde zarar gören bir eser, milimi milimine aslına uygun olarak yeniden inşa edilebilecek.
Eserler kayıt altında
Bursa’nın, Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi, Cumalıkızık ve Sultan Külliyeleri ile UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer aldığını, İznik'in de aday listede olduğunu hatırlatan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, yok olmaya yüz tutmuş eserlerin restore edilerek, ayağa kaldırılması kadar, bu eserlerin aslına uygun olarak geleceğe taşınmasının da büyük önem taşıdığını söyledi. Birçok medeniyetlere ev sahipliği yapan ve çağlar öncesinden günümüze pek çok tarihi yapıyı bünyesinde barındıran Bursa’nın da birinci derece deprem kuşağında yer aldığını ifade eden Başkan Aktaş, "Bir taraftan şehrimizi depreme karşı dirençli hale getirecek çalışmaları sürdürürken, diğer taraftan sahip olduğumuz kültürel mirası korumak için de yoğun çaba harcıyoruz. Özellikle 1855 depreminde Bursa neredeyse yerle bir oldu. Birçok tarihi eser ya tahrip oldu ya da tamamen yıkılıp gitti. Yine 1958 yılındaki yangında tarihi kapalı çarşı kül oldu. 11 ilimizde büyük yıkım ve acılara neden olan asrın felaketinde de çok sayıda anıtsal eser yerle bir oldu. Yani bu tür felaketler her an olabilir. Bu noktada harita şubemizin yaptığı çalışma tarihe not düşülmesi bakımından çok önemli. Bugüne kadar 100’ün üzerindeki eserimizin birebir modellemesi yapıldı. Hedefimiz kentimizdeki gerek tarihi, gerekse mimari değeri olan tüm eserleri modellemek. Allah ülkemize bir daha böyle acılar yaşatmasın tabii ki ama olası bir felakete karşı konutlarımızdan anıtlarımıza kadar tüm yapılarımızı depreme dirençli hale getirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.