6 Şubat Pazar.
Öğleden sonra.
Bursa Büyükşehir Belediyesi birkaç ay önce şehrin tarihi dokularından biri olan Zindan Kapı’yı restore edip yeni bir işlev kazandırdı. Girişte çay bahçesi ile karşılaşıyorsunuz. Surun içinde tarihi yolculuk, sonrasında labirentten yürüdüğünüzde bugünü unutup geçmişle bütünleşmek insana farklı bir haz sağlıyor. Surun en üstünde Bursa manzarasını ise kolay kolay unutamayacaksınız. Kazılar yapılırken ve restorasyon sırasında bu kadar etkileyici bir yapıyla karşılaşacağımı düşünmüyordum. Emeği geçenleri tebrik ederim.
Kapıdan içeri girip yukarıya değil de aşağıya indiğinizde suçlulara ev sahipliği yapan zindanlar sanat galerisi haline getirilmiş. Burası 3 Şubat’tan itibaren Deniz Sağdıç’ın Döngü isimli sergisine ev sahipliği yapıyor. Kullanılmış kot kumaşından oluşturulan ve odaların merkezine yerleştirilmiş portreler sergileniyor. Serginin küratörü Serap Yurtsever Yılmaz’a şunu sormak istiyorum. Bu sergi, mekâna uygun mu? Cevabım hayır. Zindandaki atmosfer sergideki eserlerden daha etkileyici. Sergileri zindan kısmına hapsetmek yerine üst katlardaki mekânlarında kullanılması daha iyi olur. Temaları seçerken mekân-mahalle ilişkisi kurmak lâzım.
Sur Kapı’nın çay bahçesi kısmını yeni bir tiyatro mekânı olarak düzenlenmesi şehrin tiyatro hayatına büyük bir katkı olur. Bursa Şehir Tiyatrosu yaz aylarında mekânın dokusuna uygun oyunlar sahnelese ne güzel olur. 2006-2020 arasında tiyatronun bütün oyunlarını seyretmiştim. 2017 yılı sonrasında heyecanımı kaybetmeye başladım. Son iki yıldır özellikle oyunlarını seyretmiyorum.
Yeniliğin peşinden koşmak lâzım.