banner52

banner78

Eğitim-Bir-Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Acar'dan eğitim vurgusu

Eğitim-Bir-Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Ramazan Acar, 2022-2023 eğitim-öğretim yılının zor şartlar altında başladığını ifade ederek, Milli Eğitim Bakanlığı'nın sahadan gelen sese kulak vermesi gerektiğini ifade etti. Acar, "Eğitim-Bir-Sen olarak, sorunların çözüme kavuşturulacağı bir eğitim-öğretim yılı temenni ediyoruz" dedi.

EĞİTİM 09.09.2022, 12:44
Eğitim-Bir-Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Acar'dan eğitim vurgusu

2022-2023 eğitim-öğretim yılının zorlu şartlar altında başladığını ifade eden Eğitim-Bir-Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Ramazan Acar, "Yeni eğitim-öğretim yılı, alım gücünün düştüğü, masraflarının arttığı, iyileştirmelere ve yeni gelişmelere rağmen istenilen seviyeye gelinemediği bir zeminde, sorunların gölgesinde başlıyor. Millî Eğitim Bakanlığı'nın sürekli olarak eğitimde fırsat eşitliğinden, mesleki eğitimin niteliğinin artırılmasından, okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması çabalarından bahsetmesine karşın, alandaki tecrübeleri görmezden gelen, eğitimin paydaşlarıyla yeteri derecede istişare etmeden hareket mantalitesi neticesinde bir türlü istenilen seviyeye ulaşılamıyor ve hedefler akamete uğruyor. Bu tür süreçlerin başarıya ulaşabilmesi için bakanlığın sürdürülebilir politikalar benimsemesi gerekir. Köklü sorunlara kalıcı çözümler ancak kararlı bir iradeyle mümkündür." dedi. Eğitimde yaşanan birçok sorunla ilgili hâlâ somut adımların atılmadığını dile getiren Acar, "Bakanlığın, eğitim çalışanlarının sorunlarına kayıtsız kalmaması, sahadan yükselen sese kulak vermesi, eğitim paydaşlarının tekliflerini göz ardı etmeden kararları alması, eğitimin niteliğini ve verimliliğini artıracaktır. Beklentiler doğrultusunda atılacak hızlı adımlar, eğitim çalışanlarının yüksek motivasyonla işe başlamalarını sağlayacaktır."

"ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNUN KAPSAMI GENİŞLETİLMELİ"

Öğretmenlik meslek kanununun kapsamı genişletilmesi gerektiğine dikkat çeken Acar, "Başta kariyer basamakları olmak üzere sorunlu tarafları giderilmelidir. 5 ve 6. Dönem Toplu sözleşmelerde masaya taşıdığımız, "Millî Eğitim Bakanlığı kadrolarında, eğitim-öğretim hizmetleri sınıfına dâhil kadrolarda bulunanlardan en az 8 yıl süreyle fiilen öğretmenlik yapmış olanlara uzman öğretmenler; en az 4 yıl süreyle fiilen uzman öğretmenlik yapmış olanlara ise başöğretmenler için öngörülen özel hizmet tazminatı ödenir" teklifi uyarınca, 8 yılını dolduran öğretmenlere uzman öğretmen, 12 yılını tamamlayanlara da başöğretmen unvanı verilmelidir. Bu çerçevede, toplu sözleşme teklifimiz esas olmalı, sınav tartışması da son bulmalıdır." İfadelerini kullandı.

"EĞİTİM ÇALIŞANLARININ, MALİ VE ÖZLÜK HAKLARI İYİLEŞTİRİLMELİDİR"

"Eğitim çalışanlarının mali ve özlük hakları iyileştirilmelidir" diyen Başkan Acar sözlerini şöyle sürdürdü, "Enflasyonun yukarı yönlü hareketinin arttığı, temel tüketim maddelerinin ve emtia fiyatlarının yoksunluk eşiğini yükseltip yoksulluk oranını artırdığı bir eşikteyiz. Günlük hayatı zorlaştıran, güven azaltıcı etkisini yoğunlaştıran ekonomik sarsıntı, etkisini en çok kamu görevlileri başta olmak üzere sabit gelirliler üzerinde hissettirmektedir. Bu çerçevede, eğitim çalışanlarının ve kamu görevlilerinin ücretlerinde oluşan kayıpları ve enflasyona yenilme riskini giderecek mahiyette mali ve özlük haklarında iyileştirmeler yapılmalıdır."

"SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLİK DAYATMASI HUKİKİ DEĞİLDİR"

Sözleşmeli öğretmenliğin kaldırılması kadrolu istihdamın esas olması gerektiğini vurgulayan Başkan Acar, "Kamu personel sisteminin temel yaklaşımı, insan onurunu öncelemek, insan haklarına saygılı olmak, saygın iş ilkesine dayanan mali, sosyal ve özlük hakları ile çalışma şartları olmalıdır. Bu eksende, öğretmen istihdamında sözleşmeli öğretmenlik dayatması, hukuki olmadığı gibi çalışma ilişkileri yönünden de kabulü ve tahammülü mümkün değildir. Öğretmenlerin anayasal haklarını sınırlayan, aile bütünlüğünü bozan, eşleri birbirinden, çocukları da anne babalarından ayrı bırakan, öğretmeni eşi ile işi arasında tercihte bulunmaya zorlayan, öğretmenler odasında ayrımcılık oluşturan, mesleği ve öğretmenin itibarını zedeleyen sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına son verilmeli, sözleşmeli öğretmenler kadroya geçirilmelidir." diye konuştu.

"ÖĞRETİM YILINA HAZIRLIK ÖDENEĞİ TÜM EĞİTİM ÇALIŞANLARINA ÖDENMELİDİR"

GİHS, THS ve YHS ve diğer hizmet sınıflarına tabi eğitim çalışanlarının haklarının iyileştirilmesi gerektiğini belirten Acar, "Eğitimin kalitesi için ter döken memur ve hizmetli çalışanlarımızın özlük hakları iyileştirilmelidir. Millî Eğitim Bakanlığı kadrolarında genel idare hizmetleri sınıfı, teknik hizmetler sınıfı, yardımcı hizmetler sınıfı ve diğer hizmet sınıflarında çalışanların eğitim-öğretim hizmetinin aksamadan etkin şekilde yürütülmesi için emek harcadığı gerçeği görülmelidir. Öğretim yılına hazırlık ödeneği, öğretmenlerle birlikte eğitim ve öğretim hizmetlerinin yürütülmesinde emek sarf eden Millî Eğitim Bakanlığı'nın merkez ve taşra teşkilatı kadrolarında görevli tüm hizmet sınıflarındaki eğitim çalışanlarına da ödenmelidir. Memur ve hizmetliler başta olmak üzere, genel idare hizmetleri sınıfı, teknik hizmetler sınıfı, yardımcı hizmetler sınıfı ve diğer hizmet sınıflarında yer alan eğitim çalışanlarının liyakat ve kariyer ilkeleri çerçevesinde mesleki ilerlemelerini sağlayan en önemli araçlardan biri olan unvan değişikliği sınavları konusunda somut adım atılmalı; sınav ve atama takvimi, Bakanlık çalışma takvimine alınarak belirsizlik giderilmelidir." ifadelerini kullandı.

"ÖĞRETMENLERİN YER DEĞİŞİKLİĞİ TALEBİ KARŞILANMALI"

Öğretmenlerin yer değişikliği sürecinin yeniden kurgulanması gerektiğini ifade eden Acar, "Öğretmen atama ve yer değiştirme iş ve işlemlerinde eğitim-öğretim faaliyetlerini sekteye uğratacak düzeydeki tasarım eksiklikleri, öğretmenlerin yer değişikliği taleplerinin karşılanamamasına, mağduriyetlerin yanı sıra çalışma barışının bozulmasına ve motivasyon kaybına neden olmaktadır. Dezavantajlı ve elverişsiz şartların hüküm sürdüğü yerleşim yerlerinde görev yapan eğitim çalışanlarına yönelik gönüllülüğü esas alacak tedbirlerin alınması, rasyonel atama ve yer değiştirme sistemlerinin kurulması, eğitimcilerin en büyük beklentilerindendir." dedi.

"EĞİTİM YÖNETİCİLİĞİ PROFESYONEL BİR MESLEK OLARAK TANIMLANMALI"

Yönetici görevlendirme sürecinin yeniden ele alınmasına vurgu yapan Acar, "Eğitim yöneticiliği alanında sürdürülebilir ve kabul edilebilir bir sistem inşa edilmelidir. Eğitim kurumu yöneticiliğinin eğitim liderliğine dönüştürülmesi, yöneticiliğin profesyonel bir meslek olarak ele alınarak 'ikincil görev' ve 'görevlendirme' kapsamından çıkarılarak kadro unvanlı bir uzmanlık mesleği hâline dönüştürülmesiyle mümkündür. Eğitim kurumu yöneticilerinin bir eğitim ve okul lideri olarak inisiyatif alanları genişletilmeli, mevzuat kuşatmasından kurtarılmalı, bürokratik rolleri azaltılmalı, yetkilendirilip güçlendirilerek eğitim-öğretimle ilgili rolleri öne çıkarılmalıdır. Eğitim kurumu yöneticiliği profesyonel bir meslek olarak tanımlanıp, münhasır kadrolar üzerinden kazanılmış hakların korunduğu bir düzlemde liyakat ve mesleki ilerleme ekseninde yeniden kurgulanmalıdır. Eğitim kurumu yöneticilerinin iş sağlığı ve güvenliği ile sosyal güvenlik mevzuatı çerçevesinde işveren vekili statüsünde olmasından kaynaklı idari para cezalarının yükümlüsü olmaları hakkaniyete ve adalete aykırıdır. Bu yükümlülük kişisel olmaktan çıkarılmalı, kurumsal hâle getirilmelidir. Okulların yardımcı personel ve donanım ihtiyacı karşılanmalı, okullara doğrudan ödenek tahsis edilmelidir. Okullar arasındaki nitelik farkının sebeplerinden biri de fiziki altyapı ve donanım eksikliğidir. Okulların laboratuvar, yabancı dil sınıfı, bilgisayar sınıfı ve ders kitabı haricindeki öğretim materyali ihtiyacı had safhadadır. Hâlihazırda eğitim kurumu yönetimlerinin kullanımına tahsis edilmiş ödenekler yeterli değildir. Özellikle mal ve hizmet fiyatlarının, etkisi her geçen gün hissedilen enflasyonist bir ortamda sürekli arttığı göz önüne alındığında, okullara tahsis edilen ödeneklerin de artırılması gereklidir. Eğitim-öğretim yılı başlamadan, sınıf ve öğrenci sayısı, personel sayısı gibi kıstaslar esas alınarak her okula ihtiyaçları karşılayacak ölçüde münhasır bir ödenek tahsis edilmelidir." şeklinde konuştu. 

"EĞİTİMCİLERE ŞİDDETE KARŞI YASAL DÜZENLEME YAPILMALI"

Acar, "Eğitim-öğretim hizmeti esnasında veya verilen eğitim-öğretim hizmetinden kaynaklanan nedenlerle eğitim çalışanlarına karşı cebir, şiddet veya tehdit kullanan kişilere karşı yasal düzenleme yapılması; hapis cezası verilmesi, eğitim kurumlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçunun tutuklama nedeni varsayılan suçlardan sayılması ve eğitim çalışanlarına karşı işlenen suçlar sebebiyle ceza hukuku kapsamında yürütülmekte olan işlemlerde ve davalarda personelin talebi üzerine bakanlığın hukukî yardımda bulunması noktasında düzenleme yapılmalıdır." dedi.

"ÖĞRETMEN ATAMALARINDA MÜLAKAT KALDIRILMALI"

Öğretmen atamalarında mülakatların kaldırılması gerektiğini söyleyen Acar, "Öğretmen atamaları için uygulanan seçme, değerlendirme ve atama yöntemi işlevini yerine getirememektedir. Öğretmen atamaları için mevcut durumda uygulanan, KPSS ve sözlü sınavdan oluşan atama yöntemi uzun yıllardır devam eden, toplumsal maliyet üreten, mağduriyetler oluşturan kronik sorunlar ve soru işaretleri barındırmaktadır. Öğretmen adaylarının istihdamındaki mülakat uygulaması, adaylar arasında eşit, adil ve hakkaniyete uygun bir sonuç vermemekte, mağduriyete yol açmaktadır. Bu nedenle, öğretmen atamalarıyla ilgili karar verme süreçlerinde mülakat yöntemi kaldırılmalıdır." diye konuştu. 

"SORUNLARIN ÇÖZÜME KAVUŞTUĞU BİR YIL DİLİYORUZ"

Başkan Acar, son olarak şunları söyledi, "İstihdamda güçlük çekilen yerlerde teşvik sistemi hayata geçirilmeli. Değişen şartlar göz önüne alınarak banka promosyon sözleşmeleri güncellenmeli. Ek gösterge artışındaki eksiklikler giderilmelidir. Eğitim-Bir-Sen olarak, Türkiye'nin daha müreffeh olma yolundaki uzun vadeli hedeflerine ancak sorunlarını aşmış bir eğitim sistemiyle erişebileceğine inanıyor; eğitimcilerin beklentilerinin yerine getirilmesinin önemini ifade ediyor, sorunların çözüme kavuşturulacağı bir eğitim-öğretim yılı temenni ederek, bütün eğitim çalışanlarına ve öğrencilerimize başarı dolu bir yıl diliyoruz."

Yorumlar (0)
Namaz Vakti 21 Kasım 2024
İmsak 06:21
Güneş 07:49
Öğle 12:55
İkindi 15:27
Akşam 17:50
Yatsı 19:13
12
kapalı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 11 31
2. Fenerbahçe 11 26
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 12 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 12 17
8. Başakşehir 11 16
9. Kasımpasa 12 14
10. Konyaspor 12 14
11. Antalyaspor 12 14
12. Rizespor 11 13
13. Trabzonspor 11 12
14. Gaziantep FK 11 12
15. Kayserispor 11 12
16. Bodrumspor 12 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Bandırmaspor 12 24
3. Erzurumspor 12 22
4. Karagümrük 12 21
5. Igdir FK 12 21
6. Ankaragücü 12 19
7. Ahlatçı Çorum FK 12 19
8. Boluspor 12 18
9. Şanlıurfaspor 12 18
10. Manisa FK 12 17
11. Esenler Erokspor 12 17
12. Ümraniye 12 17
13. Pendikspor 12 17
14. Keçiörengücü 12 15
15. Gençlerbirliği 12 15
16. İstanbulspor 12 14
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 12 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 11 23
3. Chelsea 11 19
4. Arsenal 11 19
5. Nottingham Forest 11 19
6. Brighton 11 19
7. Fulham 11 18
8. Newcastle 11 18
9. Aston Villa 11 18
10. Tottenham 11 16
11. Brentford 11 16
12. Bournemouth 11 15
13. M. United 11 15
14. West Ham United 11 12
15. Leicester City 11 10
16. Everton 11 10
17. Ipswich Town 11 8
18. Crystal Palace 11 7
19. Wolves 11 6
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 13 33
2. Real Madrid 12 27
3. Atletico Madrid 13 26
4. Villarreal 12 24
5. Osasuna 13 21
6. Athletic Bilbao 13 20
7. Real Betis 13 20
8. Real Sociedad 13 18
9. Mallorca 13 18
10. Girona 13 18
11. Celta Vigo 13 17
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Deportivo Alaves 13 13
16. Las Palmas 13 12
17. Getafe 13 10
18. Espanyol 12 10
19. Real Valladolid 13 9
20. Valencia 11 7