banner69

Global Rekabete Yenik Düşmeyelim

Enerji İşverenleri Sendikası (ENIS) Bursa Şubesi Başkan Yardımcısı Dr. Müh. Mustafa Uysal, “Teknoloji üretiminde yeşil ekonomi gereklerini uygulamadığımızda global rekabete yenik düşeceğiz. Bu manada üretimimizde bu gibi ürünleri ön plana çıkarmalıyız” açıklamasında bulundu.

ÖZEL HABER 16.11.2021, 10:00 16.11.2021, 10:30
Global Rekabete Yenik Düşmeyelim

Haber: N. Nuri Yavuz

Dr. Müh. Mustafa Uysal, enerji verimliliğinin tarihsel gelişimine yönelik şu bilgilendirmeyi yaptı: “Milyonlarca yıl ile ölçülen dünya ömründe sanayi devrimi diye adlandırılan 1800’lü yıllardan sonra önemli değişimler oldu. Makineleşme çığ gibi büyüdü ve enerji ihtiyacı giderek arttı. Bu uğurda savaşlar verildi. Nitekim 1970’li yıllara gelindiğinde petrol buhranı ile birlikte kaynakların sonsuz olmadığı fark edildi. Bu dönemden sonra iki konuda araştırmalar yoğunlaştırıldı; enerji verimliliği ve yenilenebilir kaynaklar. Enerji kaynağına sahip ülkeler ile enerjiyi kullanan ülkelerin farklı oluşu bir çelişkiyi getirdi. Bu ülkeler aralarında farklı ilişkiler kuruldu. Bütün dünyada demokrasiyi yaymaya çalışan gelişmiş ekonomiler, enerji kaynaklarına sahip ülkelerde bu tür bir girişimin adını bile anmıyorlardı. 1980’li yıllara gelince birincil enerji verimli cihazlar üretilmeye başlandı. Fakat tehlikenin boyutu 90’lı yıllarda daha da anlaşıldı ki bu yüzden Kyoto’da toplanan dünya devletleri daha fazla ısınmanın önüne geçmek üzere bir dizi kararlar aldı. Tüm çaba dünya sıcaklığındaki artışın 4 derecenin altında tutmak üzerine idi. 2000’lere gelindiğinde ise mevcut klasik sanayileşme yerini karbon üretimi düşük üretimlerin anlaşılmasına bıraktı. Ne yapılmak isteniyor bu süreçte? Daha az enerji tüketen daha az çevreyi kirleten ürünler daha çok tercih ediliyor. Bunun için devletler çok büyük teşvikler veriyor.”

SÜRDÜRÜLEBİLİR TEKNOLOJİYE TEŞVİK

Uysal, “Dönüşüm devam edecek görülüyor. Zira 2010 yılında Meksika’da yapılan çevre zirvesinde de bir sonuç elde edilemedi. Bunun sebebi giderek artan sanayileşme talebi ve halen Çevre-Enerji-Ekonomi üçlüsüne dengeli bir cevap verecek çözümün bulunamaması idi. Teşviklerin giderek artan yönü bu yıllarda düşük karbon yönüne çevrildi. Bir başka deyişle Yeşil olan teknoloji gelişimi tüm dünya ülkelerinde teşvik edilmeye başlandı. Daha az enerji tüketen, daha az su kullanan, daha az çevreyi kirleten, sürekli olabilen, sürdürülebilen teknolojiyle ön plana geçti. İşte bu ekonominin adı Yeşil Ekonomi diye adlandırıldı” dedi.

GELECEĞİMİZİ YEŞİL EKONOMİ BELİRLEYECEK

Dr. Müh. Uysal, “Yeşil ekonomi, geliştirilecek yeni ürünlerde Çevre-Enerji ve Ekonomi üçlüsünün dengelenmesini öneriyor. Özellikle sürdürülebilirlik ile ilgili endişeler dünyayı bu noktaya getirdi. Ülkemizde bu konuyu Kalkınma Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı takip ediyor. Kalkınma Bakanlığının http://www.sürdürülebilirkalkınma.gov.tr sayfası ziyaret edildiğinde Birlemiş Milletler Kalkınma Teşkilatı tarafından yürütülen Rio+20 süreci dikkati çekiyor. 1992 yılında dünya ülkeleri Brezilya’nın Rio şehrinde ‘dünyayı kurtarmak’ (Save the earth!) söylemli bir zirve gerçekleştirdi. Rio Zirvesi (Rio Summit 92) adıyla tarihteki yerini alan bu zirveye Türkiye’yi temsilen Sn. Süleyman Demirel ve heyeti katılmıştı. Şimdi sıra Rio +20’de. Dünya ülkeleri tekrar başa dönecek ve Haziran ayında Brezilya’da buluşacak. Rio +20 terimi de bu toplantının adı oluyor. Zirvenin asıl adı ‘Dünya Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı’. 20 yıl öncenin bir hesaplaşması olacağı söyleniyor bu toplantının. Küreselleşme karşıtları yine sokaklarda olacak (New York’taki hareketlilikleri hepimiz hatırlıyoruz) devlet yetkilileri toplantı salonlarında. Özel sektör ve sivil örgütler de sağda solda lobi faaliyetlerinde koşuşturacaklar. Toplantının temel amacı sürdürülebilir kalkınma konusundaki tutumun altının kararlılıkla çizilmesi olarak belirtiliyor. Ama insanoğlu doymak bilmiyor. ‘Sürdürülebilir kalkınma’ fikri çok da başarılı olmadığından bir nevi geri planda tutuluyor ve kulübeye alınıyor. Fakat daha çekici bir kavram olan Yeşil Ekonomi herkesin ilgisini çekiyor” ifadelerini kullandı.

BÜYÜK EKONOMİLER ARASINA GİREBİLİRİZ

Dr. Müh. Mustafa Uysal, açıklamasını şu şekilde sürdürdü: “Türkiye şu anda dünyanın 19. büyük ekonomisi olarak yer alıyor, fakat 10 yıl içinde 10. Büyük ekonomi olmak istiyor. Bunu yaparken karşısına çıkacak en önemli engel dünya gündeminde olan Yeşil Ekonomi kavramı olacaktır. Şu anda dünya sanayisini sürükleyen itici güç yeşil ekonomidir. Tüm küresel firmalar kendilerini bu gerçeğe göre planlıyor. Bizim de büyüme hedeflerimizde bu gerçeklerin payı olmalıdır. Türkiye diğer ekonomilere göre daha hızlı karar alabilir ve önemli bir makas değişimi yaşayabilir. Örneğin ulaştırmada sadece yeşil araçları gündemine alabilir. Beyaz eşya sanayinde yeşil cihazları üretmeyi önceliğine alabilir. Böylelikle hem kendine yeni Pazar alanı oluşturmuş olur hem de dünyanın gelecekte talep edeceği konuları şimdiden edinmiş olur. Büyük ekonomi olmak için büyük kararlar alma zorunluluğumuz vardır. Şimdi bu kararları alma zamanıdır.”

YEŞİL EKONOMİYİ TÜM KESİMLERE ANLATMALIYIZ

Uysal, “Ülkemiz ve tüm dünyanın ciddi enerji ihtiyacı bulunmaktadır. Bu ihtiyaçları karşılamak için günü kurtarmak pahasına klasik sanayi kollarında faaliyet göstermek bize fayda getirmiyor. Şimdiden ekonomi dümenimizi yeşil ekonomiye uygun hale getirerek enerji gereksinimlerimizi azaltabiliriz. Kent dokusu, şehir olgusu ve geri dönüşüm kavramları ile ekonomi düzeni tekrar yapılanmalıdır. Yaşam alanlarımızı konforlu hale dönüştürmenin yolları vardır. Bu konforu artırmak için harcadığımız tonlarca enerjinin aslında tüm çevreye zarar verdiğinin bilinci içerisinde projelerimizi tekrar düşünmeli, mevcut ürünlerimizi bu şekilde yeniden tasarlamalıyız. Aslında yeşil ekonomi fertlerden topluma ve ülkelere uzanan bir yolculuktur, bunu tüm kesimlere anlatabilmeliyiz” önerilerinde bulundu.

YEREL VE YENİ TEKNOLOJİLER ÜRETMELİ

ENİS Bursa Şube Başkan Yardımcısı Dr. Müh. Mustafa Uysal, açıklamasını şu ifadelerle tamamladı: “Ekonomiyi büyütmenin yolu tüketimden değil üretimden geçmektedir. Eğer tüketim ağırlıklı bir büyümeyi tercih edersek ithalatımız da giderek artacaktır. Başta enerji ithalatımız olmak üzere teknolojik ürünler ile lüks tüketim malları en önemli açmazımız haline gelecektir. Doğalgaz ithalatımız 1985’li yıllarda başladığı halde bugün toplam tüketilen enerjimizin yüzde 30’unu teşkil etmektedir. 2005 yılında 26 milyar metreküp olan ithalat, 40 milyar metreküpe dayanmıştır. Bu şekilde büyümeyi ülkemizin sürdürmesi mümkün değildir. Öncelikle doğalgazı birincil yakıt kaynağı olmaktan çıkarmalıdır. Benzer şekilde petrol ithalinin önüne de alternatif yakıtlar ile geçerek daha dengeli bir enerji politikası izlemelidir. Tüm bunların yanında gerek enerji üretiminde gerekse enerji tüketiminde yerel ve yeni teknolojiler üretmelidir. Bu teknolojiler hem kendi ülkemizde hem de dünya ülkelerinde rekabet edebilir olmalıdır. Teknoloji üretiminde yeşil ekonomi gereklerini uygulamadığımızda global rekabete yenik düşeceğiz. Bu manada üretimimizde bu gibi ürünleri ön plana çıkarmalıyız.”

Yorumlar (0)
Namaz Vakti 08 Nisan 2025
İmsak 06:47
Güneş 08:18
Öğle 13:10
İkindi 15:31
Akşam 17:52
Yatsı 19:17
6
hafif yağmur
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 28 71
2. Fenerbahçe 28 68
3. Samsunspor 29 51
4. Beşiktaş 28 48
5. Eyüpspor 29 47
6. Başakşehir 28 42
7. Göztepe 28 39
8. Gaziantep FK 28 39
9. Kasımpaşa 29 39
10. Antalyaspor 29 39
11. Trabzonspor 28 36
12. Konyaspor 29 34
13. Rizespor 28 34
14. Bodrum FK 29 33
15. Kayserispor 28 33
16. Sivasspor 29 31
17. Alanyaspor 29 31
18. Hatayspor 28 19
19. A.Demirspor 28 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 32 63
2. Karagümrük 32 59
3. Erzurumspor 32 54
4. Gençlerbirliği 32 54
5. İstanbulspor 32 52
6. Bandırmaspor 32 52
7. Ahlatçı Çorum FK 32 47
8. Amed Sportif 32 47
9. Ümraniye 32 46
10. Keçiörengücü 32 45
11. Esenler Erokspor 32 45
12. Boluspor 32 45
13. Iğdır FK 32 45
14. Pendikspor 32 42
15. Sakaryaspor 32 42
16. Ankaragücü 32 38
17. Şanlıurfaspor 32 37
18. Manisa FK 32 37
19. Adanaspor 32 27
20. Yeni Malatyaspor 32 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 31 73
2. Arsenal 31 62
3. Nottingham Forest 31 57
4. Chelsea 31 53
5. Newcastle 30 53
6. M.City 31 52
7. Aston Villa 31 51
8. Fulham 31 48
9. Brighton 31 47
10. Bournemouth 31 45
11. Crystal Palace 30 43
12. Brentford 31 42
13. M. United 31 38
14. Tottenham 31 37
15. Everton 31 35
16. West Ham United 31 35
17. Wolves 31 32
18. Ipswich Town 31 20
19. Leicester City 31 17
20. Southampton 31 10
Takımlar O P
1. Barcelona 30 67
2. Real Madrid 30 63
3. Atletico Madrid 30 60
4. Athletic Bilbao 30 54
5. Villarreal 29 48
6. Real Betis 30 48
7. Celta Vigo 30 43
8. Real Sociedad 30 41
9. Rayo Vallecano 30 40
10. Mallorca 30 40
11. Getafe 30 39
12. Sevilla 30 36
13. Osasuna 30 35
14. Valencia 30 34
15. Girona 30 34
16. Espanyol 29 32
17. Deportivo Alaves 30 30
18. Leganes 30 28
19. Las Palmas 30 26
20. Real Valladolid 30 16