‘Değişimin Ateşini Bursa’da Yakacağız’

Haber: N. Nuri Yavuz

• Meslekte Dayanışma ve Birlik Grubu hakkında bilgi verir misiniz?

Meslek kanunumuzun 1989 yılında yasalaşması sonrası, 1990 yılında grubumuz kuruldu. O günden bugüne grubumuz, odanın bütün seçimlerine girdi. Oda seçimlerimiz her zaman kafa kafaya bir sonuçla neticeleniyor. Geçmişte bir seçimimizde oylar eşit çıkmış ve başkan kurayla belirlenmişti. Bir seçimde de 1 oy farkla kaybetmiştik. Bazı dönemlerde biz bazı dönemlerde de diğer grup odayı yönetti. Grubumuz, meslektaşlarımız arasında dayanışmayı, birliği ve eğitimi ön plana çıkaran milli ve manevi değerleri gözeten bir yapıdadır.

• Grupta sizin adaylınız nasıl belirlendi?

Grubumuzda ilk olarak bir önseçimle başkan adayı belirleniyor. Bir önceki seçim sürecinde 4 aday vardı. Bu dönem tek adaylı bir önseçim oldu. İki dönemdir odada yönetim kurulu üyeliği yapıyorum. 2019’da da grubumuzun derneğinin başkanlığına seçildim. Ve 3 yıldır bu seçime hazırlanıyorum. Ama demokratik hakkı gözetmek ve aday olduğumda biri çıkmaz düşüncesiyle uzun süre adaylık açıklaması için bekledim ama kimse aday olmadı. Sonrasında grubumuzun divan heyeti başvurumuzu değerlendirdi ve bizi adaylığa layık gördü. Başkan adayı belirlendikten sonra yönetim, denetim ve disiplin kurulları adayları için ayrı bir önseçim yapıldı. Aday liste ve sıralama bu demokratik yarış neticesinde belirlendi.

• Grubunuz en son hangi tarihte odayı yönetmişti?

Biz, 2006-2008 döneminde odayı yönettik. Sonra yönetim süresi, 2’den 3’er yıllığa çıktı.

• Siz de hâlihazırda nisbi temsille oda yönetiminde yer alıyorsunuz. Bu çalışma döneminde gözlemlediğiniz ve tespit ettiğiniz sorunlar nelerdir?

Mesleğimizin çok fazla sorunu var. Sorunlarımızın çözümüyle ilgili diğer grup yönetimlerinin yaptığı en temel hata, meslektaşı ilgilendiren konulardan uzak kalmalarıdır. Bu da üst birliğimiz TÜRMOB’dan kaynaklanıyor. Çünkü odaların yönetim politikaları oradan belirleniyor. TÜRMOB’da yönetim çağdaş grupta ve bu erki elinde tutabilmek için çok fazla derecede politize oluyor. Bu sebeple de odamız,  meslektaşın sorunlarından ziyade diğer konularda ön plana çıkıyor. Meslektaşın sorunları gündeme gelmiyor.

Örneğin sabahtan akşama yeni kanun, yönetmelik ve tebliğ yayınlanıyor. Ve bunların takibi, anlanması ve yorumlanması zor. Aslında bunun TÜRMOB tarafından bakanlık nezdinde çözülmesi gerekiyor. Biz, bunun için interaktif oda projesini hayata geçireceğiz. Odamızın şuan sadece hukuk danışmanı var. Bir vergi ve sosyal güvenlik danışmanı yok. Daha önceki dönemlerde vardı. Göreve geldiğimiz anda ilk yapacağımız iş bu alanlarda danışmanlarımızı işe almak olacak. Bu danışmalarımız, mobil oda uygulamamız üzerinden üyelerimizin sorunlarına cevap verecek.

Yine meslektaşlarımızın eğitim sorunu var. Odamızın 5 bin 400 üyesi bulunuyor. Bunların 2 bin 800’ü firmalarda çalışıyor. Kalanının ise serbest büroları var. Bunların da 2 bin civarı Merkez ilçelerde yer alıyor. Hem ilçelerdeki hem de firmalardaki bağımlı çalışan meslektaşlarımızın odamızın eğitimlerine erişme şansı mümkün olmuyor. Hem mesai hem de ekonomik şartlar buna imkân tanımıyor. Bununla ilgili bir çözüm üretilmedi. Biz, yerinde ve yerelde eğitim projesini hayata geçireceğiz. Örneğin OSB’lerde eğitimler düzenleyeceğiz.

Her seçim döneminde bir çalıştay yapıyoruz. Bu dönemde de yine bir çalıştay yaptık ve ‘söz veriyoruz’ diyerek 16 proje belirledik. En temel sorunumuz haksız rekabet. Oda üyeleri arasında haksız rekabetin önlenmesi gerekiyor.

• Mesela bu haksız rekabet sorunun çözümü için planınız nedir?

Çözümü çok basittir. Örneğin bir meslektaşımız 500 defter tutuyor, bir başkası 10 defter tutabiliyor. Burada bir adaletsizlik var.

• Bu, birazda serbest piyasa koşullarına göre belirlenmiyor mu? Yani müşteri kime isterse defterini ona verir.

Bizim çözümümüz zaman esaslı ücret uygulamasıdır. Bununla ilgili TÜRMOB’un da bir çalışması var ama hayata geçirmedi. Ücretlerde bir denge sağlanması gerekiyor. Bir ücret standardı getirildiği zaman defter tutma işinin bedeli herkeste aynı olursa haksız rekabet önlenir. Evet, bir taban ücreti var ama bu yeteri kadar denetlenmiyor.

• Siz, mevcut yönetimde yer alan bir üye olarak bu sorunun çözülmesi için önerinizi dile getirdiniz mi?

Yönetimde gündem, yönetim erki tarafından belirleniyor. O gündeme biz hayır desek de çoğunluk farkıyla erkin dediği oluyor. Bizim, yönetime bir fikir sunma şansımız olmuyor. Dile getirdiğimizde de yapmıyorlar. Çünkü bu proje, grubumuza ait ve yapılırsa grubumuzun bir projesi hayata geçmiş olacak. Bu işlerine gelmez.

Ayrıca yönetim, denetim ve disiplin kurulları haricinde odada yardımcı kurullar var. Bunların en büyükleri; eğitim kurulu TESMER, Haksız Rekabet Kurulu ve Etik Kurul. Her bir kurulun 7 üyesi var. Toplam 21 kurul üyesinin hiçbiri bizim grubumuzdan değil. Projeler bu kurullar tarafından oluşturuluyor. Bu nedenle fikri ve öneride bulunmamız mümkün olmuyor.

• Mesleğinizin bir imaj sorunu olduğunu düşünüyor musunuz?

Bir imaj sorunu olduğu kesin. Bunun temel kaynağı da mesleğimize giriş sahasının çok geniş olmasıdır. İktisadi ve idari bilimler fakültelerinin herhangi bir bölümünden mezun olan mesleğimize girebiliyor. Buna açık öğretim de dâhildir. Oysa mesleğimizle ilgili bir lisans bölümünün olması ve oradan mezun olanların meslek alanına girebiliyor olması gerekir.

Öte yandan mesleğimiz 1989 yılında kanunlaştı ve aradan 33 yıllık bir süreç geçti. Teknoloji çok hızlı ilerliyor. Bu süre zarfında hem ticaretin şekli hem mesleğin işleyişi hem de mevzuat çok fazla değişti. Dolayısıyla bizim meslek yasamız, ticaret ve meslek hayatının gerisinde kaldı. Meslek yasamız, ihtiyacı tam anlamıyla karşılayamıyor. Çalışma koşulları açısından bir standardımız yok. Aslında kanunun bununla ilgili bir düzenleme getiriyor olması lazım. Kanunun tekrar yazılması gerekiyor. Bu da TÜRMOB eliyle olabilir. Ama onların da böyle bir derdi yok. Bir çatışma ortamı doğuruyor ve bundan besleniyorlar.

• Açıklamalarınızda Bursa’dan çok TÜRMOB’a yönelik eleştirileriniz dikkat çekiyor. Orada bir yönetim değişikliğini sağlayacak şartlar diğer kentlerde oluşuyor mu?

Biz, Bursa olarak Türkiye Meslekte Birlik Platformu’nun kurucu başkanıyız. Biz, bu değişim ateşini Bursa’dan yakacağız. TÜRMOB’u değiştirmek istiyorsak illerdeki delege sistemini değiştirmemiz gerekiyor. TÜRMOB’un 120 bin üyesi var. Bunun 115 bini serbest muhasebeci ve mali müşavir, 5 bini ise yeminli mali müşavir. TÜRMOB yönetim kurulu üyesi 9 kişiden oluşuyor. Kanun çıkarılırken şöyle denilmiş; ‘9 üyenin 5’i yeminli mali müşavir olmak zorundadır.’ Yani 5 bin kişiye 5 temsilci, 115 bin kişiye 4 temsilci veriliyor. Bu da yetmiyor bir başka madde de ‘TÜRMOB başkanının yeminli mali müşavir olması zorunluluğunu’ şart koşuyor.

• Bağımlı çalışanlar için ne yapacaksınız?

Bağımlı çalışanlarımızın ücret sorunu var. Büro sahibi meslektaşlarımız için taban ücret uygulamamız var ama bağımlı çalışan meslektaşlarımız için bir taban ücret uygulaması yok. Maalesef meslektaşlarımız çok düşük ücretlerle çalışmak zorunda kalıyor. Yine sigorta primlerinin düşük ücretten gösterilmesi söz konusudur. Burada meslektaşlarımız hem kıdem tazminatı hem de prim kaybına uğruyor. Devletin de bir prim kaybı oluyor. Biz, bağımlı çalışanlar için bir taban ücret uygulamasını hayata geçirmek istiyoruz.

• Bursa’da meslek alanına her yıl ne sayıda yeni isim katılıyor? Ve bu yeni meslektaşlar için bir planınız var mı?

Bursa’da ortalama her yıl 150 civarında yeni meslektaş, havuza dâhil oluyor. Mesleğe yeni giren meslektaşlarımızın da sorunları var. Bir büro açmanın maliyetleri çok yüksek… KOSGEB’in hibe desteği programı var. Mesleğimizin bu hibe kapsamına alınması için girişimlerde bulunacağız. Ayrıca staj sınavını kazananlar da staj yapacak yer bulmakta zorlanıyor. Bunun için de İŞKUR’un ‘işbaşı eğitim programı’ndan faydalanmak için çalışmalarımız olacak.

• Nedir şuan stajyer sayısı?

Türkiye’de toplam 26 bin stajyer var. Bursa’da ise 700 civarındadır.

• Bağlamı biraz değiştirelim isterseniz. Sizce 5 bin 400 serbest muhasebeci ve mali müşavir, Bursa için yeterli bir sayı mıdır?

Yeterli değil. Çünkü her yeni gelen mali müşavir bir şekilde iş buluyor. Yeterli olsa bulamaz. Bence 5 bin değil Bursa’da 10 bin meslektaşa dahi yetecek iş var. Çünkü Bursa çok büyük bir sanayi şehri… Bunun yanında meslektaşlarımızın da uzmanlaşmaya yönelmesi gerekiyor. İnşaat, tekstil, makine, hizmet veya farklı alanlarda ihtisaslaşma sağlanmalı. Bunun için de eğitimin organize edilmesi gerekiyor. Öte yandan meslektaşlarımızın kaybetmiş olduğu haklar var. Örneğin arabuluculuk hakkı, aslında başlangıçta mali müşavirler de işin içindeydi ama son dakikada değişti. Şuan arabuluculuk ve uzlaştırmacılık müesseseleri var. Uzlaştırmacılık bize verildi. Fakat uzlaştırmada her türlü dosya var. Arabuluculuk ise işçi işveren uyuşmazlığı ile ticari davalar. Aslında bizim sabahtan akşama yaptığımız iş budur. Biz bu işi, fiilen yapıyoruz. Biz, bu dönem arabuluculuk hakkının bize teslimi için mücadele edeceğiz.

• Bir de kadın üyeler konusu var. Bu konuda adımınız ne olacak?

Odamızın 5 bin 400 üyesinden yaklaşık 2 bini kadın meslektaşlarımızdan oluşuyor. Her geçen gün kadın meslektaş sayımız artıyor. Odaya kayıt yaptıran 100 meslektaştan 60’ı kadın, 40’ı erkek oluyor. Bu dönem bizim listemizde kurullara 4 kadın adayımız var. Yönetim kurulunda üçüncü, disiplin kurulunda birinci, denetleme kurulunda da ikinci ve üçüncü sıra adaylarımız kadın. Seçildiğimizde de odada kadın çalışma komisyonu kuracağız. Şuan böyle bir komisyon yok. Kadın meslektaşlarımızın özellikle kreş konusunda çok sorunları var.

• Seçilirseniz ikinci dönemde de bir aday olma düşünceniz var mı?

Zaten 3’er yıllık olmak üzere iki dönem kuralı var. İkinci dönem adaylığı o günkü şartlara bağlı olacak. Gün neler getirir bilemiyorum. Ama normal şartlarda her şey yolunda olursa tabi ki aday olmak isterim.

• Herhangi bir siyasi hedefiniz var mı?

En çok eleştirdiğim konuların başında bu gelir. Sivil toplum kuruluşlarını siyasetin içine çekmek çok yanlıştır. Herkesin bir dünya görüşü var ve ülkede çok sayıda siyasi parti var. Siyaset yapmak isteyen o partilere gidip üye olabilir. Ki siyasette mesleğimizin temsili açısından meslektaşlarımızın siyasette olmasını da isterim. Hangi partiden olursa olsun tüm meslektaşlarımı da siyaset yapmaya davet ediyorum. Ama benim bu başkanlıkla öyle bir hedefim veya niyetim yok.

• Herhangi bir siyasi partiye üyeliğiniz var mı?

Hiçbir siyasi partiye üyeliğim yok.

• Dünya görüşünüz nedir?

Milliyetçi ve muhafazakârım.

Yönetim Kurulu Adayları:

Bünyamin Çolak, Melek Dönmez, Aziz Ok, Osman Yıldırım, Cemil Gicvan, Adnan Türkyılmaz, Yasin Sözer, Cem Ağ.

Denetleme Kurulu Adayları:

Soner Duman, Birnur Gürkirpik, Nurcan Işıldak.

Disiplin Kurulu Adayları:

Nihal Altunkaya, Ali Matışlı, Hamza Türk, İbrahim Kaya, Muhammed Aktürk.