Kıymetli Dostlar;
30 Ağustos Zafer Bayramı’mızı kutlamak için buradayız. Kahraman Türk Milleti’nin bağrından doğan Şanlı Ordumuzun, emperyalizme diz çöktürdüğü ve Büyük Zaferi’ni ilan ettiği günün tam 100.Gurur Yılı’nı yaşıyoruz. 30 Ağustos 1922’de, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başkomutanlığında verilen Kurtuluş Savaşı, Dumlupınar’da yazılan tarihle taçlandı ve ‘Büyük Zafer’le sonuçlanan Türk Milleti’nin bağımsızlık destanı, tüm dünyaya ilan edildi.
Değerli Hemşehrilerim;
Cumhuriyetimizin son 21 yılında ne yazık ki, iyi yönetilemedik ve ülke olarak, millet olarak bir yoğun kötülükler yaşadık.
Bildiğiniz gibi…
Bu iktidarın çok iyi becerdiği sadece iki şey oldu.
Birincisi;
Memleketin neredeyse bütün varlıklarını, milli servet niteliğindeki tüm Cumhuriyet kazanımlarını sattı, savdı, borç batağına saplayarak namerde muhtaç etti, adeta duyunu umumiyeden beter hale getirdi.
Kısacası ülke ekonomisini yerle bir etti, paramızı pul etti, vatandaşın alım gücünü düşürerek perişan etti.
İkincisi;
Milli değerlerine her daim değer veren, kanıyla canıyla kazandığı bu vatanı hiç bir şeye değişmeyen bu onurlu milletin, ulusal bayramlarını unutturmaya çalıştı. Gün geldi milli bayramlarımızın açık havadaki toplantılarla kutlanmasını bile pandemi bahanesiyle yasakladı bu zihniyet.
BU ZİHNİYETE LANET OLSUN!
İşte bu zihniyette birisi çıktı dedi ki;
"Şehirlerin kurtuluş yıldönümleri kutlanıyor. Kesinlikle karşıyım"
Kim dedi;
Bu Cumhuriyetin Meclis Başkanı yaptığı zat YBMM eski Başkanı İsmail Kahraman dedi. Buradaki alçakça niyeti herhalde sezinliyorsunuz değil mi? 30 Ağustos’u, Kurtuluş Savaşı’nı yok saymak istedikleri çok açık. Yunan tarihinde bile Küçük Asya felaketi diye bilinir. Sen neyin kafasını yaşıyorsun Ey sözde Kahraman.
Yoksa sen de mi onlardansın. Bu millet, bu Cumhuriyet, bu ülke seni memleketin en önemli kurumunun başına getirmiş, sen kin kusuyorsun. Yazıklar olsun.
Sevgili Dostlar;
Cumhuriyetimizin değerini daha iyi idrak edebilmek için güzel Bursamızın işgal edildiği 8 Temmuz 1920’yi hatırlamak lazım.
Bu tarihin kıymetini net olarak anlayabilmek için 10 Temmuz 1920’de, Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünün, Büyük Önder Atatürk’ün emriyle “puşude-i siyah” adı verilen kapkara bir örtüyle kaplanmasını ve Bursa’nın işgalden kurtarılıncaya kadar da kaldırılmamasını bilmek lazım. Ve bu tarihin, Türk Milleti için ne anlam ifade ettiğini kalplerimize kalıcı olarak nakşedebilmemiz için Meclis kürsüsünün üzerinde, tam 2 yıl 2 ay 2 gün kalan o siyah örtünün, sadece Bursa’nın değil, tüm Anadolu coğrafyasının üzerine çöken işgal karanlığını simgelediğini asla aklımızdan çıkarmamamız lazım. Kısacası Osmanlı’nın üç başkenti İstanbul, Edirne ve Bursa ile birlikte, tüm Anadolu topraklarının düşman işgalinden kurtarılarak, güzel ülkemiz Türkiye’nin, Türk’e yeniden vatan yapıldığı tarihin adıdır 30 Ağustos…
Sevgili Hemşehrilerim;
Bugün geldiğimiz noktada yaşadığımız gaflet ve delalet örnekleri, ne acıdır ki içimizi acıtıyor, yüreklerimizi sızlatıyor.
Türk Milleti’ni muasır medeniyet seviyesine yükseltme sözünü vererek iktidar sorumluluğunu üstlenenlerin, Cumhuriyet tarihine ihanet edercesine, son derece kabul edilemez uygulamalara yönelmelerini; 19 Mayıs, 23 Nisan, 30 Ağustos ve 29 Ekim gibi milli bayramlarımızı unutturabilmek için türlü bahanelere sığınmalarını asla kabul etmiyoruz.
Bilinmelidir ki;
İYİ PARTİ olarak, bu iktidarın Cumhuriyetimizle ilgili gizli ajandasının farkındayız ve tüm değerlerimizi ortadan kaldırabilmek için atılan adımlarını dikkatle not ediyoruz.
Şundan kimsenin kuşkusu olmasın; İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem idealiyle yerelde ve genelde iktidar hedefine cesur ve kararlı adımlarla ilerleyen İYİ PARTİ, ilelebet yaşayacak olan Cumhuriyetimizin ve demokrasimizin en güçlü teminatıdır. Bizler, Bursa işgal edildiğinde Yunan Komutan Sofokles’in, Osmangazi’nin türbesinde sandukaya ayağını dayayıp poz vererek zafer narası atmasını unutmadık, unutmayacağız. Bizler, yok edilerek tarih sahnesinden silinmek istenen Türk Milleti’nin, kendi vatan topraklarında uğradığı düşman mezalimini unutmadık, unutmayacağız. Ve bizler Anadolu halkının işgal yillarında yaşadığı düşman zulmünü simgeleyen Meclis kürsüsündeki ‘puşude-i siyah’ı, o kara örtüyü unutmadık, unutmayacağız. Ve Milletimizin, Cumhuriyete olan sevdasının her geçen gün daha da güçlendiğini çok iyi bilen biz İYİ PARTİLİLER, Milli Bayramlarımızı unutmayacağız, unutturulmak istenmesine de asla müsaade etmeyeceğiz. Bu coğrafyayı kanlarıyla sulayarak bizlere vatan kılan tüm istiklal şehitlerimizi minnetle anıyor, gazilerimizi de şükranla selamlıyoruz. Yaşasın 30 Ağustos Zafer Bayramı ve yaşasın tüm Milli Bayramlarımız. Büyük Türk Milleti’nin En Büyük Bayramı kutlu olsun.
Ne Mutlu Türküm Diyene…