banner52

banner78

02.08.2022, 11:06

Vatandaşla Aklama

Yeni bir kavram öğrendim. Aslında bildiğim bir durumun bir kelimede ifade edilmiş haliydi. “Hah, tam oturdu!” dedim.

“Yeşille aklama” gibi bir kavram. Bu sefer “vatandaşla aklama.”

“Yeşille aklama” ifadesinde bir kuruluşun aslında çevre dostu olmadığı halde çevre-dostu imajı oluşturabilmek için yayımladığı yanıltıcı, kasıtlı olarak yanlış yönlendiren bilgiyi buluyoruz.

“Vatandaşla aklama” ifadesi de vatandaşların görüşünü almadığı halde onları karar verme süreçlerine katmış gibi görünme durumunu anlatıyor.

Bir başka “mış gibi görünme” hali…

Çok duyarız, “Bunu vatandaşımız istedi. Öyle yaptık”, “Bu vatandaşımızın faydası için”, “Vatandaşın görüşünü aldık…” Vatandaşın bunlardan hiç haberi yoktur hâlbuki.

Politikacıların pek sevdiği bir kelimedir, “vatandaş.” Kendi kararlarını vatandaş istemiş gibi göstermeyi çok sever politikacılar. “Vatandaş” deyince akan sular durur çünkü. Kendi kararlarını haklı çıkarmak için “vatandaş” kelimesini kullanırlar ve kararlarını aklamış olurlar. İşte size vatandaşla aklama!

Öğrendiklerimi aktarmaya çalışayım. Avrupa Çevre Bürosu’ndan Ruby Silk kaleme almış. Konuyla ilgili en detaylı açıklamayı ondan okudum.

Efendim, Antik Yunan’da “vatandaş” denince devletin işlerine katılmaya yasal hakkı olan kişiler kastedilirmiş. Günümüz demokrasilerinde bu kavram biraz genişledi elbette. Belli bir gruba ait değil vatandaşlık ve kadınları da alıyor içine. Karar verme süreçlerine katılma hak ve sorumluluğunu gündeme getiriyor vatandaşlık kavramı. Ama soruyu şöyle soruyoruz: Gerçekten kararlarımız politikayı şekillendirebiliyor mu? Vatandaş o güce gerçekten sahip mi?

Çevresel Etki Değerlendirmesi süreçlerinde bir “Halkın Katılım Toplantısı” vardır ki dillere destan. Yönetmelik gereğidir bu toplantıyı yapmak. Bir toplantı yapılır; proje halka anlatılır bir iki saat içinde. Halk anlatılanları anlar veya anlamaz. İtiraz eder veya etmez. Ama toplantıya katılmıştır. Büyük resme bakıldığında halkın görüşü alınmıştır işte. Kararlar halkla birlikte alınıyor işte. Ama proje halka rağmen yapılır mı? Evet. Halkın arka bahçesine yapılır mı? Evet. Yapılan proje halkın geçim kaynaklarını, suyunu, havasını, toprağını kirletse de yapılır mı? Evet. Ama nasıl? “Halkın Katılım Toplantısı” yapıldı ya işte. “Projenin o kadar da büyütülecek bir çevresel etkisi yokmuş. Hep bu çevrecilerin abartması…”

Böyle diye diye bugünlere geldik.

Hangi çevre sorunundan bahsedeyim? Toprak kirliliğinden mi? İklim değişikliğinden mi?  Toprak altına gömülen tehlikeli atıklardan mı? Sulardaki tehlikelerden mi?  Mikroplastiklerden mi? Azalan biyoçeşitlilikten mi? Tükenen kaynaklardan mı? Hangisinden bahsedeyim. Oysa ne yapıldıysa vatandaş için, çevre için yapıldı(!) Yönetmeliklere uygun olarak yapıldı.

İklim değişikliği de böyle dile dolanan konulardan biri oldu. Halk konuyla ilgili daha fazla bilgi sahibi oldukça, bu kavram politikacıların konuşmalarında daha çok yerini bulmaya başladı. Her şey çevre için, her şey vatandaş için. Sürdürülebilir bir toplum için, sürdürülebilir bir gelecek için… El ele tutuşup gidiyor vatandaşla aklama ve yeşille aklama kavramları. “Vatandaş çevrenin korunmasını istiyor. Biz de bunu çok önemsiyoruz. Bakın bakın geri kazanım (!) yapıyoruz.” 

Aslında önemsenen çevresel bozulmadan etkilenen halk mıdır? Yoksa oy kullanma hakkı olan vatandaş mıdır? Önemsenen halk ise henüz oy kullanma hakkı olmayan çocukların ve bebeklerin de geleceği düşünülürdü diye aklımıza geliyor bazen. Tüm insanlık düşünülürdü. Dünyanın bir yerinde cayır cayır fosil yakıtlar kullanılıp gezegen ısıtılırken, sular altında kalan başka ülkelerin insanları da düşünülürdü. Veya susuz kalan insanlar da düşünülürdü örneğin. 

“Önemsenen vatandaş mıdır?” diye soralım o halde. Yani oy kullanabilen vatandaş mıdır önemsenen? Önemsenen vatandaş olsaydı onların yaşamları da düşünülürdü bir şekilde. Onların yaşamları de çevre problemlerinden mustarip olduğuna göre, akla başka bir şey geliyor. Aslında yaşamların hiç önemi yok mu? Görüntüler midir önemli olan?

Önemsenen, vatandaştan çok vatandaşa nasıl göründüğünüz müdür?

Bu görüntüye verilen önem yüzünden biz “vatandaşla aklama” kavramıyla tanışmış oluyoruz.

Soralım o zaman kendimize: Gerçekler mi yoksa gerçeğin gölgeleri midir karşımızdaki?

Yorumlar (0)
Namaz Vakti 22 Kasım 2024
İmsak 06:22
Güneş 07:50
Öğle 12:55
İkindi 15:27
Akşam 17:49
Yatsı 19:12
12
kapalı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 11 31
2. Fenerbahçe 11 26
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 12 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 12 17
8. Başakşehir 11 16
9. Kasımpasa 12 14
10. Konyaspor 12 14
11. Antalyaspor 12 14
12. Rizespor 11 13
13. Trabzonspor 11 12
14. Gaziantep FK 11 12
15. Kayserispor 11 12
16. Bodrumspor 12 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Bandırmaspor 12 24
3. Erzurumspor 12 22
4. Karagümrük 12 21
5. Igdir FK 12 21
6. Pendikspor 13 20
7. Ankaragücü 12 19
8. Ahlatçı Çorum FK 12 19
9. Boluspor 12 18
10. Şanlıurfaspor 12 18
11. Manisa FK 12 17
12. Esenler Erokspor 12 17
13. Ümraniye 13 17
14. Keçiörengücü 12 15
15. Gençlerbirliği 12 15
16. İstanbulspor 12 14
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 12 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 11 23
3. Chelsea 11 19
4. Arsenal 11 19
5. Nottingham Forest 11 19
6. Brighton 11 19
7. Fulham 11 18
8. Newcastle 11 18
9. Aston Villa 11 18
10. Tottenham 11 16
11. Brentford 11 16
12. Bournemouth 11 15
13. M. United 11 15
14. West Ham United 11 12
15. Leicester City 11 10
16. Everton 11 10
17. Ipswich Town 11 8
18. Crystal Palace 11 7
19. Wolves 11 6
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 13 33
2. Real Madrid 12 27
3. Atletico Madrid 13 26
4. Villarreal 12 24
5. Osasuna 13 21
6. Athletic Bilbao 13 20
7. Real Betis 13 20
8. Real Sociedad 13 18
9. Mallorca 13 18
10. Girona 13 18
11. Celta Vigo 13 17
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Deportivo Alaves 13 13
16. Las Palmas 13 12
17. Getafe 13 10
18. Espanyol 12 10
19. Real Valladolid 13 9
20. Valencia 11 7