YENİLENEBİLİR ENERJİ TEKNOLOJİLERİ: GÜNEŞ PANELİ, RÜZGAR TÜRBİNİ, BİYOKÜTLE ENERJİ SANTRALLERİ

Yaşadığımız dönemde küresel enerjinin %80’i fosil yakıtlardan sağlanmaktadır. Yenilenebilir enerji kaynakları petrol, doğalgaz, kömür gibi fosil yakıtlara olan bağlılığın azaltılmasında son derece büyük bir öneme sahiptir. Yenilenebilir enerji kaynaklarını biyokütle, güneş, rüzgar, hidrolik, jeotermal, okyanus ve hidrojen olarak sıralamak mümkündür.

Su, güneş, rüzgar, dalga gibi kendileri sonlanmadan öteki enerji kaynaklarının üretimi için kullanımı tercih edilen kaynaklar yenilenebilir enerji kaynakları olarak adlandırılmaktadır. Yenilenebilir enerji kaynakları doğal kaynaklar aracılığı ile elde edilir ve sürdürülebilirliği olan enerji kaynaklarıdır.

Yenilenebilir enerji kaynakları, fosil enerji yakıtları gibi zaman içerisinde tükenmez. Kömür, doğalgaz ve petrol gibi fosil yakıtlar yenilenemeyen enerji kaynaklarına örnektir.

Kaynak: Narterlaw enerji hukuku içeriğidir.

Güneş Enerjisi

Güneş, güneş sistemi içerisinde yer alan bütün gezegenler için enerji kaynağıdır. Bilhassa yaşadığımız dünyadaki canlılar için vazgeçilmez bir kaynaktır.

Bilhassa yaz mevsiminde kullanımının sağlamış olduğu pratiklik ve elektrik faturalarında sağlamış olduğu büyük oranda azalmalar ile güneş panelleri günümüzde en mühim yenilenebilir enerji kaynakları içerisinde ilk sıralarda bulunmaktadır. 

Köy ve şehirlerdeki evlerin çatılarında sık sık karşı karşıya kaldığımız güneş panelleri ile su ısıtılabilir, evin sıcak su gereksinimi giderilebilir veya sıcak su, evin ısıtma tesisatına verilerek ısınma gereksiniminin karşılanmasına yardımcı olur. 

Güneş enerjisi teknolojileri güneş ışınlarını kendisinde toplayarak elektrik ya da ısı üretimi elde edilmesini sağlamaktadır. Güneş enerjisi, ısı, ışık ve elektrik olarak değerlendirilebilir. Güneş enerjisi sistemleri toplanmış olan enerjiyi doğrudan elektriğe dönüştürür. Güneş enerjisi sistemlerini bina çatılarına, arabalara, cihazlara konumlandırabilirsiniz. 

Rüzgar Enerjisi

Aslında bakılırsa rüzgar enerjisinin kaynağı güneş enerjisidir. Güneş enerjisi kara ve denizleri aynı seviyede ısıtmadığından dolayı meydana gelen basınç farkı rüzgarı oluşturur. Rüzgar etkisinin fazla hissedildiği alanlara kurulan rüzgar tribünleri rüzgarın mevcut olan kinetik enerjisini ilk olarak mekanik enerjiye, ardından elektrik enerjisine dönüştürür. Rüzgardan sağlanan enerji rüzgarın o andaki hızı ve esiş süresi ile bağlantılıdır. 

Rüzgar enerjisi yaşadığımız dönemde dünyanın elektrik gereksiniminin %2’lik kısmını karşılamaktadır. Rüzgar tribünü teknolojilerinin öteki elektrik üretimi yöntemleri ile kıyaslandığında çevreye olan olumsuz etkisi son derece düşüktür.

Biyokütle Enerjisi

Bu enerji türü tükenmez bir kaynaktır ve her bölgede elde edilmesi mümkündür. Bilhassa kırsal bölgeler için sosyo-ekonomik gelişmelere yardımcı olması sebebi ile ideal ve mühim bir enerji kaynağı olmaktadır. 

Biyokütle enerjiyi elde edebilmek için buğday ve mısır gibi özel olarak yetiştirilen bitkiler, yosunlar, otlar, hayvan dışkıları, denizdeki algler, sanayi ve gübre atıkları, evlerden atılan bütün doğal çöpler kaynak olarak kullanılmaktadırlar.

Fosil yakıtların bitmesi ve oluşturduğu çevre kirliliğine karşın, biyokütle kullanımı enerji problemini çözmek için git gide önem kazanmaktadır.